Ekolojik Tahribata Yeşil Çatı Önlemi
Güncel bir mimari uygulama olan Yeşil Çatı konsepti Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ) Mimarlık Fakültesi N Blok Konferans Salonu’nda ele alındı. Mimarlık Fakültesi ve Mimari Tasarım Kulübü (MİTA) tarafından düzenlenen ‘Konuşmalar’ etkinlikleri kapsamında düzenlenen programa konuşmacı olarak Restoratör – Mimar Akın Şirin katıldı.
Ekolojik çatı, yaşayan çatı, kahverengi çatı, çatı bahçesi veya yeşil çatı olarak çeşitli tanımlamalar ile ifade edilen ve çevresel – ekolojik faydalarıyla mimari literatüründe yer alan Yeşil Çatı kullanım tarihinin oldukça eskiye dayandığını belirten Mimar Şirin, Anadolu’nun da bu yapı türüne aşina olduğunu tarihi köy evlerini örnek göstererek ifade etti.
ATIL DURUMDAKİ ÇATI ALANLARI DEĞERLENDİRİLMELİ
Kısaca binanın üzerinde bitki yetiştirilmesi olarak tanımlanan mimaride yeşil çatı uygulamasının dünyada ve ülkemizde hızla yaygınlaşmakta olduğunu dile getiren Şirin, günümüzde atıl durumdaki çatıların verimli bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizerek: “Neden çıkış noktamız çatılar diye bir soru yöneltebiliriz. Bu durumda şunu söyleyebiliriz ki Türkiye’de atıl durumda bulunan çatı alanları değerlendirilirse ülkemizin enerji ihtiyacının %10’nu karşılanabilir. Bu enerjinin üretildiği yerde tüketilmesi de mümkündür ve enerji iletim kayıpları minimumdur. Bu yüzden yabancı olmadığımız yeşil çatı sistemi ile ekolojik dengenin sağlanması ile doğaya katkı sunulması yine atıl durumdaki çatılardan enerji üretilmesiyle ülke ekonomisine katkı sunulması gerektiğini söylemek istiyorum” diye konuştu.
Yeşil çatı oluşturulmasının amacının, su geçirmez membran tabakasıyla kaplanmış saf çatı üzerine toprak ve bitkilendirme yerleştirilerek çevreye en yüksek düzeyde fayda sağlamak olduğunu sözlerine ekleyen Şirin; “Yeşil çatının dış yüzeyinde toprak ve bitkilendirme tabakası bulunur ve çatının üst kısmı ve gelişen yeşil kısmı arasında ayrıca bazı katmanlar bulunmaktadır. Bunlar drenaj tabakası kök tutucu tabaka, su yalıtım membranı gibi tabakalardır. Yoğun (intansif) ve seyrek (ekstansif) çatı çeşitleri bulunmakta olup bunların; yalıtım sağlaması, görsel açıdan çekicilik ve uzun vadede ekonomik olması gibi çeşitli avantajları bulunmaktadır. Yeşil çatılar, hava kirliliğinin ciddi boyutlara ulaştığı günümüz şehir yaşantısına yeni bir soluk kazandıracak ayrıca yalıtım sistemi oluşturacak çok iyi bir alternatif olarak duruyor” diyerek konuşmasını sürdürdü.
Öğrencilerin sorularının yanıtlandığı son bölümün ardından MİTA Başkanı Fatih Çivi ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Levent Arıdağ tarafından Şirin’e Teşekkür Belgesi verilmesiyle etkinlik sona erdi.