Bundan 7 ay önce sebebi hala açıklanmayan kazı çalışmalarının başladığı Tarsus’daki ev etrafında resmen kuş uçurtulmuyor. 5 yıl öncesine kadar dayanan olay zinciri, çeşitli komplo teorilerinin üretilmesine sebep oluyor.

Hiçbir yetkilinin açıklama yapmadığı ve gözlemlere göre sadece yüksek yetkiye sahip devlet adamlarının girip çıkabildiği bölge, önce çevre sakinlerinin sonra Hürriyet Gazetesinin haberi ile tüm ülke gündemine oturdu.

Etrafı mavi brandalarla çevrili evi gözlemlemek oldukça zor ve burada yaklaşık 7 aydır devam eden kazı çalışmalarınınn ne amaçla yapıldığı, neyin saklandığı bilinmiyor. Ancak çevre sakinlerinden ve arşivlerden alınan bilgiler, sağlam temellere oturan çeşitli komplo teorilerine sebep oluyor.

Aslında sadece kırmızı ev değil, çevresindeki 3 bitişik evi de kaplayan 150 metrekarelik bir alan söz konusu. Uzun namlulu polis ekipleri 24 saat boyunca bölgeyi koruma altında tutuyorlar. Ayrıca duvarlara çekilen tel örgüler de bulunuyor, mavi brandanın üzeri de aynı şekilde kapatılmış durumda. Drone uçurmanın yasak olduğu bölgede iddialara göre sinyal bozucu jammerlar, uydudan görüntülenmeyi engelleyen sistemler bulunuyor. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Tarsus Arkeoloji Müzesi yetkilelerinin önderliğinde kazı çalışmaları devam ediyor.

Araştırmaların Önündeki Engel 15 Temmuz’da Kakltı:

Aslında her şey beş yıl önce başladı. Tarsus Emniyet Müdürlüğü’nde görevli Mithat Erdal, 28 Ocak 2012’de esrarengiz bir şekilde öldürüldü. Erdal, definecilerle birlikte kiraladığı kırmızı boyalı evde olan biteni emniyete aktarıyordu. Polis memuru, kendi beylik silahı ile başından vurulduğunda silahını temizlerken öldürüldüğü ileri sürülmüştü. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Tarsus Emniyet Müdürü’nün tutuklanması ile birlikte polis memuru Erdal’ın eşi, kocasının cinayete kurban gittiğini ileri sürerek yeniden soruşturma başlatılmasını istedi. Savcılık talimatı ile polis memurunun kiraladığı evin avlusunda bir çalışma başlatıldı.

Polis Memuru Erdal (Solda) 

Dünya Gündemine Oturacak İddialar:

2011 yılında definecilerin bulduğu anıt mezar söylentileri ise tüm dünyanın konuşacağı cinsten. Zira altın şamdanlar, şarap kaseleri ve sikkelerden oluşan bir haznenin bulunduğu ve Mehmet Erdal’ın bu durumu emniyete bildirdiği için öldürüldüğü düşünülüyor.

MS 2’nci yüzyılda inşa edildiği düşünülen Donuktaş diye bilinen Roma tapınağına, kuş uçuşu 100 metre mesafedeki kazı alanının bir nekropol, yani mezarlık olduğu biliniyor. Yine kazı yapılan alana 150 metre mesafede, 1993 yılında Emniyet Müdürlüğü inşaatı hafriyatında M.S. 1’inci yüzyıla ait mezar anıtına rastlanmış ve çok sayıda buluntu Tarsus Arkeoloji Müzesi’nde koruma altına alınmıştı.

Yerel halka göre, iddialara konu olan hazine Danyel Peygamber’in hazinesi ve içerisinde değiştirilmemiş orijinal İncil bulunuyor. Diğer iddialar ise çok kıymetli bir madenin yanı sıra, tarihin akışını değiştirecek buluntuların olduğu yönünde.